İHD İstanbul Şubesi Hapishaneler komisyonu 527. F eyleminde insan hakları savunucuları hasta tutsak Sıddık Güler’in serbest bırakılması istendi.
İHD Hapishane Komisyonu yaptığı açıklama “Adalet Bakanlığı verilerine göre, 271 bin 823 kişi kapasiteli 384 hapishanede Mart 2022 sonu itibariyle toplam 314 bin 502 mahpus bulunuyor. 42 bin 679 fazla mahpus ile kendisini gösteren aşırı doluluk sorunu ve bu soruna bağlı, yatak, yaşam alanı, su, beslenme, sağlık ve benzeri alanlardaki ciddi sorunlar çözülmediği gibi, hukuki dayanaktan yoksun cezalar ve tutuklamalarla aşırı doluluk sorunu daha da büyütülmektedir.
Toplumun hak ve adalet mücadelesinde önemli kilometre taşlarından biri olan Gezi Davası’nda verilen karar bu durumun son örneğini oluşturmuştur. Verilen cezanın hukuki dayanaktan yoksunluğu yanında, karar duruşmasında olduğu gibi her duruşmada mahkeme salonunda bulunan 71 yaşındaki Mücella Yapıcı ve yurtdışından sırf duruşmaya katılmak için gelen Çiğdem Mater ve avukat Can Atalay’ın da aralarında bulunduğu 7 kişi ” kaçma şüphesi” gibi hukuki dayanaktan yoksun gerekçelerle tutuklanarak hapsedilmiştir. Bu kararın bir an evvel geri alınmasını, hukuka uyulmasını istiyoruz. ” denildi.
Açıklamada, ekonomik krizin mahpuslara yansıması, diğer bir ciddi sorun alanı olarak öne çıkmakta olduğu dile getirilerek, “Ailelerinin ekonomik desteği ile hapishanede yaşamlarını sürdüren mahpuslar için, kantin, posta, elektrik ve benzeri alanlarda yaşanan ani ve hızlı artışlar nedeni ile mahpuslar bir anda elektrik faturası ödeyemez, temel besinlere, temel ihtiyaçlara erişemez hale geldi.
Mahpuslara tanınan 11.50 kuruşluk iaşe bedeli karşılığında verilen yemeklerin yetersizliği bir yana, mahpuslar, son 3 aydır ücretsiz temizlik malzemesi verilmediğini ifade etmektedirler. Hapishane koşulları mahpusların sağlık ve yaşam haklarını tehdit etmeye devam etmektedir. ” şeklinde vurgu yapıldı.
Açıklamada, “527. F Oturumu’nda bu hafta, halen Menemen R Tipi Hapishanesi’ne tutulan 82 yaşındaki ağır hasta mahpus Sıddık Güler’in durumunu paylaşıyor ve “serbest bırakın !” çağrısı yapıyoruz denilerek, Sıddık Güler’in yaşadıklarına dair aktarımlar yapılarak, “İnsan Hakları Derneği İskenderun Şubesi gönüllü avukatlarından Mehtap Sert açıklamasında: “ Sıddık Güler İskenderun T Tipi hapishanesinde tutulurken görüşmeye gittiğimde, hafızasında sorunlar olduğunu fark ettim.
Sürekli uzak geçmişi konuşuyor, yakını karıştırıyor ya da hiç hatırlamıyordu. Yemeğini yediği halde, “ben yemedim siz yediniz“ diyerek oda arkadaşları ile huzursuzluk yaşadığını, namazını kılıp unutup tekrar tekrar namaz kıldığını, ilaçlarını içmediğini vb şeyler söyledi arkadaşları. Bu durumunu aileye anlattım, kız kardeşi ve ailesi ilgili kurumlara dilekçe yazdılar, İHD Diyarbakır Şube aileye dilekçe yazma konusunda yardımcı oldu. 29 Mart 2022 tarihinde ise Menemen R Tipi Hapishanesine götürüldüğünü öğrendik. Halbuki 21 Mart 2021 tarihinde erken teşhis ve yaşlılığı da gözetilerek İskenderun Devlet Hastanesi “cezaevinde kalabilir” raporu verme yerine “hapishanede kalamaz” raporu vermiş olsaydı tedavisinin gecikmesine neden olmamış olacaktı.” dedi.” denildi.
Açıklamanın devamında, “Sıddık Güler, Ailesinin yaşadığı İstanbul veya Diyarbakır’a sevk talebi olmasına rağmen, iki gün süren bir yolculukla 29 Mart’ta İskenderun T Tipi Kapalı Hapishanesi’nden Menemen R Tipi Kapalı Hapishanesi’ne sevk edilmiştir. Hastalıkları ve yaşlılık nedeni ile tek başına yaşamını sürdürmesi mümkün değildir. Buna rağmen hapishanede ve zaman zaman da tek kişilik odada tutulmaya devam edilmesi, sağlık ve yaşamına ağır tehdit oluşturmaktadır.
- F OTURMASI’nda bu hafta; Sıddık Güler ve diğer tüm hasta ve yaşlı mahpusların sağlık ve yaşam haklarının korunabilmesi için serbest bırakılmalarını istiyoruz. Bunun için yetkilileri sorumluluğa, kamuoyunu duyarlılığa çağırıyoruz.” şeklinde çağrı yapıldı.
