GüncelManşet

Özgür Gelecek: “Gerçekleri yazmaya devam edeceğiz”

İstanbul: Özgür Gelecek gazetesi ve Partizan okurları ile Özgür Gelecek gazetesi çalışanlarına yönelik dün (26 Nisan) gerçekleşen operasyonda gözaltına alınanlar için bugün İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi’nde basın toplantısı gerçekleştirildi.

3 Özgür Gelecek gazetesi çalışanının gözaltına alındığı siyasi operasyonların gerçekleri yazmadaki ısrarı engellemeye yönelik olduğunun belirtildiği toplantıda, Dicle Haber Ajansı (DİHA), DİSK Basın İş, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS),  Atılım gazetesi, Etkin Haber Ajansı (ETHA) ve Özgür Gelecek gazetesi bu saldırılara karşı dayanışmayı örmenin önemli olduğu olduğunun altını çizdi. Ayrıca basın toplantısına Belediye İş 2 No’lu Şube yöneticileri ve üyeleri de katılarak destek verdi.

“Mücadeleye devam edeceğiz”

Basın toplantısında ilk sözü İHD yöneticilerinden Ahmet Demirsoy alarak, “Sürekli hak ihlallerinin yaşanmasından ötürü yine bir araya geldik” dedi.

Sözlerine muhalif basına yönelik saldırıların susturulmak için yapıldığı belirterek devam eden Demirsoy, “Devlet baskı mekanizmasını devreye sokuyor. Bu T. Kürdistanı’nda katliamlarla yansırken, buralarda da gözaltı ve sansürlerle karşımıza çıkıyor” dedi. Son olarak yaşanan baskılara karşı mücadele etmeyi kendilerinde hak gördüğünü belirten Demirsoy, “Mücadeleye devam edeceğiz” dedi..

Operasyonda gözaltına alınıp daha sonra serbest bırakılan Özgür Gelecek gazetesi muhabiri Sevil Doğan, hukuk tanımaz bir şekilde gerçekleşen şafak baskınını anlatarak, Haber nöbeti için gittiği T. Kürdistanı’ndan haber aktarımı yaptığını hatırlatarak “Katliamları, hukuksuzluğu teşhir ettiğimiz için bu saldırılarla karşı karşıya kaldık” dedi.

“Dayanışmanın böylesi bir süreçte çok önemli olduğunu düşünüyorum”

Sevil Doğan’ın ardından söz alan Dicle Haber Ajansı çalışanı Zuhal Atlan, 24 Temmuz 2015’ten bu yana kendilerine dönük devletin sistemli bir saldırısının olduğunu ifade ederek bu saldırılar sonucu haber sitelerinin 35 defa kapatıldığını belirtti. Atlan, T. Kürtdistanı’nda habercilik yapmanın ölümü göze almak olduğunu vurgulayarak, şuan tutsak olan 9 DİHA muhabirinin T. Kürdistanı’nda haber takibi yaptığı için tutuklandığını belirtti. Tutuklanan DİHA muhabiri Meltem Oktay’a savcının “Nusaybin’de niye haber takibi yapıyorsun” demesinin bile ne koşullarda çalışıldığını gösterdiğini söyleyen Atlan, “Gerçekleri gün yüzüne çıkardığımız için bunlarla karşı karşıyayız” dedi. Atlan, son olarak “Dayanışmanın böylesi bir süreçte çok önemli olduğunu düşünüyorum” dedi.

“Darbe gelir geçer biz kalırız”

Atılım Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Şenoğlu, yaşanan saldırının ilk ve son olmadığına vurgu yaptı. Şenoğlu, “Apaçık bir darbe sürecinden geçiyoruz. Darbeler gelir geçer, hükümetler gelir geçer, başkanlar gelir geçer ama biz kalırız. Var oluruz ve var olmaya da devam ederiz” dedi. Özgür basının, direniş, dayanışma ve paylaşmak demek olduğunu vurgulayan Şenoğlu, şunları söyledi: “Bu baskılara rağmen, zulme rağmen, basın özgürlüğüne yönelik her türlü katliamcı politikalara rağmen dimdik ayakta olmaya devam edeceğiz. Yeter ki devrimci ve sosyalist amaçlardan vazgeçmeyelim. Yeter ki bu ideallerden ve gerçekleri açıklamaktan vazgeçmeyelim.”

 

Hakikati araştırmak, devletin hedef tahtasına konmak demek

TGS Yönetim Kurul üyesi Arzu Demir, Haber Nöbeti kapsamında Kürdistan’a gittiklerinde, savaş koşullarında çalışan meslektaşlarının namluların altında çalıştığına tanıklık ettiklerini söyleyerek konuşmasına başladı. Demir, “Aslında tablo çok gerçek, açık ve net. Savaş denen şey hakikatle yalanının savaşı. İktidarın kurmak istediği bir yalan var, yalan dünyası var. Bunun karşısında hakikat dediğimiz şey var. Bu hakikati bulup halka ulaştırmaya çalışan her gazeteci devletin hedefi haline geliyor” dedi. Demir, “Hem mesleğimize hem de arkadaşlarımıza dayanışmayla sahip çıkacağız. Özgür Gelecek gazetesinin de, arkadaşlarımızın da yanındayız” diyerek sözlerini tamamladı.

“Memlekette adı konmamış bir darbe”

“Memlekette adı konmamış bir darbe” olduğunu söyleyen Basın-İş yöneticisi Alp Tekin Babaç, faşizmin basın çalışanları üzerinde de devam ettiğini söyledi. Temmuz ayından bu yana, faşist saldırıların daha da artığına işaret eden Babaç, “Bu koşullar karşısında, özellikle faşist rejimin çok başvurduğu şey yalan. Gerçekleri ısrarla yazan basın emekçilerinin yanında olacağımızı buradan duyuruyoruz” dedi.

“Özgür Gelecek Ezilenlerin Sesidir!”

Özgür Gelecek Yazı İşleri Müdürü Aslı Ceren Aslan’ın, devrimci basına ve devrimci demokrat, yurtsever kurumlara yönelik gözaltı ve tutuklama terörünün sürdürülen savaşın bir parçası olduğunu belirterek, “Gözaltı ve tutuklama terörü gazetemiz Özgür Gelecek’e dönük baskı ve saldırılarla devam ediyor” dedi.

Özgür Gelecek gazetesi ve okurlarına yönelik Dersim, Didim, Ankara ve birçok yerde gerçekleşen baskıların olduğunu altını çizen Aslan, Özgür Gelecek’in, ezilenlerin sesi olduğunu belirtti ve devamında “T.C. devletinin gazetemize, çalışanlarımıza ve okurlarımıza dönük esas korkusu bundandır. Bütün bu saldırılara karşı Özgür Gelecek Gazetesi olarak süregelen bu çatışmada, ezilenlerin safında yer aldık, almaya da devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Aslan Özgür Gelecek gazetesinin yayın çizgisine dair ise, “Gazetemiz bugüne değin, ezilen emekçi yığınların, başta Kürt ulusu olmak üzere ezilen ulus ve milliyetlerin; kadınların ve baskı altına alınarak yaşamı cehenneme çevrilmek istenen LGBTİ’lerin sesi olmuştur, bundan sonra da olmaya devam edecektir. Gazetemiz Özgür Gelecek, 7 Haziran’dan bu yana Sur, Şırnak, Cizre ve Nusaybin olmak üzere T. Kürdistanı’nda devam eden yasak ve ablukayı yerinde takip etmiş, devletin katliamcı politikasını teşhir ederek Kürt halkının sesi olmuştur. Gazetemiz Özgür Gelecek işçi havzalarında direnişi büyüten işçilerin daima yanı başında olmuştur. Erk-ek egemen zihniyetin taciz, tecavüz ve katliamlarına karşı direnişi büyüten kadınların yılmaz sesi olmuştur” diyerek  “TC devletinin gazetemize, çalışanlarımıza ve okurlarımıza dönük esas korkusu bundandır!” dedi.

Bu katliamı, zulmü yapanların gerçeklerden korktuğunu belirten Aslan, “Dün bize ve diğer özgür basın, çalışanlarına yönelik bu baskılar sonuç vermedi, bugün de vermeyecektir. Bizler ezilenlerin sesi, soluğu olmaya devam edeceğiz. Gerçekleri yazmaya devam edeceğiz; çünkü gerçekler devrimcidir!” diyerek sözlerine son verdi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu